SON DAKİKA
Hava Durumu

Bilgin Hasdemir, Son Kuşak Uyar’a Mühür Kazıttı..!

Gelişen teknoloji ve değişen dünya ile birlikte, kimi meslekler hayatımızdan tamamen çıkarken,kaybolmaya yüz tutmuş mühür kazıma zenaatıda son günlerini yaşıyor diyen...

Haber Giriş Tarihi: 03.05.2016 09:56
Haber Güncellenme Tarihi: 03.05.2016 09:56
Kaynak: Haber Merkezi
Bilgin Hasdemir, Son Kuşak Uyar’a Mühür Kazıttı..!
İngilizce öğretmeni ve dil bilimci Bilgin Hasdemir ” deden toruna son 22 yıldır ve halen Ünye de 3.kuşak mühür kazıyıcısı olarak ata mesleğini yaşatmaya çalışan Kemal Uyar’a, biranda olsa,beni çocukluk yıllarıma geri götüreceğine inandığım bu mührü kazıtarak, Zenaat’ın ve Zenaatkarın önemine vurgu yapmak istedim ” dedi. 3.Kuşak olarak son 22 yıldır ve halen devam ettirdiği mühür kazıyıcılık mesleği, gelişen teknoloji ye bağlı olarak okuma yazma oranının azda olsa artmasıyla birlikte önemini yitirmeye başladı diyen Kemal Uyar” dedem rahmetli hafız Mehmet Uyar’dan öğrendiği mühür kazıyıcılık mesleğini rahmetli babam Emin Uyar 1963 yılında başladı.1993 yılına kadar aralıksız olarak devam ettirdi. Ben çocuktum,rahmetli babamın mühür kazıtmak için gelen insanların ve dolayısıyla işlerin yoğunluğundan bazen bunaldığını bilirim.Tabi gerek ülkemiz, gerekse Ünye’miz ve insanlar o dönemlerdeki gibi değil şimdi.Eğitim seviyesi azda olsa yükseldi. Teknoloji gelişti.Rahmetli babam müşteriden baş kaldıramazdı.Ben en son mührü 20 gün evvel kazıdım.Şu anda da Bilgin hocama kazıyorum.Benim çocuklarım bu mesleği yapmazlar.Bu meslek daha ne kadar gider bilemem.Ama bu meslek kaybolmaya yüz tutmuş meslekler arasına girmiş durumda ”dedi. Ünye’nin sevilen ve sayılan eşraflarından avcı Gadir'in, namı diğer Domuzcu Gadir’in sekiz çocuğundan biri, İngilizce öğretmeni,dil bilimci,profesyonel çevirmen, kendine özgü bir diyalektiği ve mizahi bir ağzı olan ve Ünye diliyle yazdığı kitaplarıyla meşhur. ( zaman tünelimde Ünye, kelimelerde Ünyelü, "mitço memed"... ) ve Bilgin Yayıncılık'ın kurucusu,İngilizce üniversiteye hazırlık & testler kitabının da yazarı,kabına sığamayan,üreterek tüketmekten yana yoğun çaba sarf ederek yaşama gayreti içinde, örnek bir insan ve aile reisi olan 70’lik delikanlı Bilgin Hasdemir, Ünye’nin dededen toruna 3.kuşak ve 150 yıllık ağaç mengene ile son 22 yıldır ve halen el emeği göz nuru mühür kazıyıcılığını büyükleri gibi bakkal esnaflığının yanında; Her ne kadar ikinci iş gibi görülse ve algılansa da ataya saygıdan birinci ve asli görev niteliğinde ve aynı şartlarda yaparak devam ettiren son kuşak mühürcü kardeşim Kemal Uyar’ın şahsında, mesleğin günümüze kadar gelişinde büyük emek sahibi olan rahmetli dede Hafız Mehmet ile rahmetli oğlu ve Kemalin babası Emin Uyar amcamıza rahmet diliyor,minnet şükranlarımı sunuyorum. Kaybolmaya yüz tutan Mühür kazıma Zenaat’ına ve Zenatkar’lığına dikkat çekmek istediğim için benden sonra çocuklarıma hatıra kalsın diye adıma mühür kazıttım.Teşekkür ediyorum. Size kolaylıklar ve başarılar diliyorum ”dedi.... Ünye’de geçen çocukluk ve erişkin dünyama yaptığım gezintilerimde, hep Ünye’nin Zenaatkârları çıkar karşıma diyen Bilgin Hasdemir” Zenaat’ın ve zenaatkarlığın üreterek tüketen toplumların huzurlu ve güvenli yaşam sürmelerine yadsınamayacak katkısı olduğuna vurgu yaparak, zenaatın ve zenaatkarların yaşaması ve yaşatılması günümüzde olduğu gibi gelecek kuşaklar içinde çok önemli” dedi. Hasdemir”Çapulacılar, çarıkçılar, ayakkabıcılar, bakırcılar, ipçiler, terziler, çömlekçiler, nalbantlar, tenekeciler, lehimciler, sepetçiler, cevizli helvacılar, demirciler, mühür kazıyanlar bir bir geçer önümden… Mühür kazıyanlar ‘dım etti aklıma’ bıldır … ‘Bir mühür kazıtacağım’ dedim ve teknoloji ile değil, ve geçen hafta çocukluğumun alet-edavatı ile kazılmış bir mühür sahibi oldum… ‘Uslu durmazsan Bazarbaşının mühürü gelii…’ derdi büyüklerimiz… Ünyelicede bir deyim yaratmıştı mühür… Yani ‘Terlik veya süpürgenin gelii şindi…’ uyarısı yapılırdı. Hani millet şu anda ‘Cep telefonsuz gezmem Abi!’ diyor ya; bundan 30 yıl öncesine kadar Ünye’de pek çok kişi ‘Mühürsüz gezmem Aacu!’ derdi… Okuma-yazma oranı artınca mühür de işlevini giderek kaybetti… Ama bu zenaatı hâla ‘Dede-baban yadigarı ‘ olarak sürdüren bir hemşerimin varlığı beni mutlu ediyor. ‘Mühür’ deyip geçmemek gerek… Nüfus Kâğıdı tutamazdı yerini… Özel kılıfında saklanır, kadınlar bellerine sardıkları peştemalın beldeki kıvrımına; erkekler ise bellerine sardıkları dolağın en sağlam yerine yerleştirirdi… Mühür istendiğinde yerin yedi kat altından çıkartılan bir maden gibi derinlerden çıkardı gün yüzüne…Eller peştamal ve dolakta gezer, gezerdi… Bir törendi bu işlem… Mühür çıkartılır… Yakınlarda ıstamba yüzü görmüşse, suratına ‘Huh!’ diye bir nefes gönderilir, bir elde uygun yerine mühür bekleyen kağıt, diğer elde mühür buluşurdu büyük bir güçle… Yıllardır birbirine görmemiş iki dostun birlerine sıkı sıkıya sarıldığı gibi… Bir süre kullanılmamışsa mühür, ıstambanın mürekkepli yüzüne bir öpücük kondurur; öpücüğü kağıda aktarırdı… Bir mührün ortaya çıkması ile tekrar peştemal veya dolakta yerini alması aynı törene tabi olurdu… Hey gidi günler!Hey!.Zenaat’a ve Zenaatkar’a saygı kendine ve Ülkene saygıdır ”diye konuştu..
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Fatsa Gazetesi En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.