Neler denilmedi ki onun için: “Daha çok genç, yüzü çok yumuşak, yerler onu, belediye personeli ile başa çıkamaz…” Beş yıl öncesinde, ziraat odası seçimlerine giderken de benzer eleştirileri nasıl ki boşa çıkarmışsa bu defa da öyle olacaktır.

Ziraat odası döneminde ne olduğunu hepimiz gördük. Başkanı olduğu Fatsa Ziraat Odası’nı Türkiye genelinde 821 oda arasından birinci yaptı. Belediye başkanlığı seçimlerinde de tüm bu eleştirileri, “Fıtratımızda kibarlık var!” diyerek, mütebessim duruşuyla dinledi.

Şimdilerde de “Belediye çok borçlu olduğu için bunaldı, işin içinden çıkamıyor, istifa edecek” lafları edilmeye başlandı. Kendisi de geçen gün bir tv programında bu dedikodulara istinaden kendisine yöneltilen soruya; “Evet, beklediğimiz mali bilanço ile bulduğumuz arasında çok fark var ama bizi bilen bilir. İbrahim Etem Kibar bugüne kadar başladığı hiçbir işi yarım bırakmamıştır. Dün bize tevdi edilen görevlerde bunu nasıl yerine getirdiysek bugün de aynısı olacaktır. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın.” diyerek gereken cevabı verdi.

Henüz üç ayını doldurmamış bir yönetim için bu dedikoduları çıkaranların amacı nedir bilmiyoruz ama memlekete faydası olmadığı kesin.

Muhalefet partilerinin meclis üyeleri için dahi; “Şayet bizim muhalefet partilerinden aday gösterme şansımız olsaydı, biz de bu arkadaşlarımızı aday gösterirdik. Uyum içinde çalışıyoruz ve Fatsa’da birlik beraberlik hiç olmadığı kadar üst düzeyde” diyerek muhalefeti de onore eden bir başkan için kim ne amaçla dedikodu çıkarıyorsa onu Allah’a havale ediyoruz. Peki, bir de sahaya yani uygulamaya bakalım Kibar Başkan bunaldı mı, işin içinden çıkamıyor mu ya da ne yapıyor?

Siyasette ve her alanda, hem yerel hem de ulusal düzeyde en çok kullanılan ve aranılan kavramlardan bir tanesi, hatta belki de birincisi “ehliyet ve liyakat” kavramlarıdır malum. Sizin iyi bir yönetici olabilmeniz için liyakat sahibi bir ekibinizin olması gerekir. İşinin ehli olacak, sözü ve duruşu ile de güvenilir olacak. Bir yönetici ekibin topluma güven telkin edebilmesinin en önemli göstergesi de yine yaptığı işteki ehliyetidir. Toplum buna bakarak karar verebilir.

Yaptığı her işte istişare kültürünü benimsemiş olan, başarının da ekip çalışmasıyla geleceğine inanan Kibar Başkan, ehliyet ve liyakat sahibi bir ekip kurarak başladı işe. Önümüzde daha beş yıl var ve sağlam bir ekiple omuzlayabilirsiniz bu yolu.

Kurduğu ekibi de gökyüzünden paraşütle indirmedi.Bürokrasi ve iş yaşamında bilinen ve kabul görmüş isimlerden oluşturdu ekibini.

Ruhi Özbay’ı başkan yardımcısı yaptı mesela. Kendisi bir mimar ve Fatsa’da bugüne kadar yaptığı işler belli. Kendi meslektaşlarından teknik bilgisi yönüyle ya da ticaret yaptığı insanlardan dürüstlük yönüyle bir eleştiri aldığına ben rastlamadım.Efendiliği, saygısı ve nezaketi zaten dillere destan.

Keza, alaylı ve çekirdekten yetişmiş olan Ercan Yurttaş için de “işten anlamaz” diyen mali müşavir ya da muhasebeciye denk gelmedim. Hatta fazla kuralcı, çok ince eleyip sık dokuyan olduğu konusunda eleştiriliyor. Zaten, Ordu Mali Müşavirler Odasında başkan yardımcılığını da hatır için vermiyorlar kimseye!
Yine Mali Hizmetler Müdürlüğüne atanan Olgun İnağ da maliye, defterdarlık, vergi dairesi bürokrasisince tanınan ve takdir edilen bir isim. Sadece bu seçim döneminde değil belki de önümüzdeki yirmi yıl boyunca Fatsa’nın bütçesi ona emanet edilecek. Bu konuda hiç çatlak ses duydunuz mu? Hayır. Neden? Geçmişteki çalışmaları belli, duruşu belli, dolayısıyla gelecek konusunda da kaygılanmıyor insanlar.

Aynı şekilde Kırsal Hizmetler Müdürlüğüne atanan Harun Durmaz da valilik ve kaymakamlık bürokrasisince tanınan ve yaptığı hizmetlerle takdir toplamış bir isim. Yanlış adamdır diyene rastladınız mı? Hayır. Neden? Bu eleştirinin yöneltileceği bir geçmişi yok çünkü.

Ve içlerinde bir isim daha var ki Fatsa Ticaret ve Sanayi Odasındaki dönemi ve yaptıkları itibariyle iş dünyasında onu zaten tanımayan yok. Sevgili Fatih Nacak’ın hakkını da burada teslim edelim. O da yıllardır Avrupa birliği projelerinde uzman oluşu, çalışkanlığı, vizyonerliği, proje tabanlı çalışmaya inanması ve saygısıyla tüm iş dünyasının tanıdığı, takdir ettiği ve saygı duyduğu bir isim. Henüz seçim atmosferinin başındayken, yani Kibar Başkan henüz seçilmemişken onun yanında yer alarak duruşunu göstermiş bir isim.
Sözümona “bunalmış” ve “istifa etmeyi düşünen” bir başkan, bu kadar hassas bir saha taramasıyla, adeta avcılık yaparak, kendisi ve Fatsa için iyi bir ekip kurmak adına bu kadar titizlikle davranır ve bu kadar kafa yorar mı?

Hepsi kendi alanında kendini kanıtlamış, toplum, iş dünyası ve bürokrasi çevrelerince tanınan ve takdir edilen insanların bir araya gelmiş olması bence, önümüzdeki yıllarda Fatsa’nın nasıl bir anlayışla yönetileceğinin en önemli göstergelerinden bir tanesidir.

Bu demektir ki; geleceğe umutla bakmamız için hâlâ bir sebep var,
Bu demektir ki; Fatsa’da ehliyet, liyakat ve duruşa önem verilen bir dönem başlıyor,
Bu demektir ki; Fatsa’da yerel yönetim bazında egemen olan anlayış istişare, uzmanlık ve güven üzerine kurulu,
Bu demektir ki; Fatsa’da siyasetin dili “Ben yaptım oldu” kibrine saplanmayacak,
Bu demektir ki; eski Fatsa yok yepyeni bir anlayış var…
Bu durum aslında o kadar çok anlama geliyor, o kadar çok insanın özlemlerini getiriyor ki hepsini yazmaya kalksak yazı dizisi olur.
Borçlar dağ olsa yanındayız, sen borçlardan değil borçlar senden korksun başkan!